Eskiden de meraklı mıydım bu kanatlılara bilmiyorum, çok da dikkat etmemişim galiba. Ya da işten eve çıkınca içimde kabaran özgürlük duygusu sebebi ile düşkün oldum bu kadar belki de, bilmiyorum.
Yıllar önce Güral Porselen'den almıştık bu tavus kuşunu ve şimdi salonda bizimle birlikte, saklandığı yerlerden bulup çıkarttım bunca yıldan sonra.
Yine salondaki kafesimizi de eşim keşfetti Zara Home'da.
İçine de yine onun seçimi ortancaları yerleştirdik.
Ben de bir kaç kağıt gül ve en son geçen gün de Ruşen'in gönderdiği çoook cici aşık kuşları yerleştirdim.
Kafesimi koyduğum küçük sehpanın alt rafına da, yine kafesimin rengine uygun beyaz güllü bir mumluk yerleştirdim, Kervan'dan almıştım bunu da, çok zarif.
Bu da son keşfim, Bernardo'dan. Melek şişe elbisesi. Evde de yapılabilir çok kolaylıkla aslında. Ama en güzel özelliği lastikli bir kumaştan yapıldığından, en dar şişeden en tombul Cola şişesine, her şişeye uyabilmesi ve hepsinde çok düzgün durabilmesi. Tabii "melek kanatlı" olmasından sonra :)
Bir de yemek masasının üstü için aldığım topları göstereyim, renkli olanlar tropikal bir meyve sanıyorum, beyazlar kağıttan olabilir. Bauhaus'tan "potpuri" şeklinde aldım. Bir kaç poşetin karışımı aslında, zaten zevkli olan da karıştırıp, yakıştırıp, yeni yeni şeyler meydana getirmek değil mi?
Son fotoğrafı görünce aklıma benim kasem geldi. Benim de hacdan gelen küçük bir kasenin içinde muhafaza ettiğim karışımım bulunuyor. Ama ben doğadan topladım. :)
YanıtlaSilFotoğrafını çekmiştim. Bahsetmişken yayınlayayım bari. :)
herşey güzel de kafes muhteşem!
YanıtlaSilben den den işareti koyayım en iyisi... ya da copy paste da yapabilirim...
YanıtlaSilher şey güzel de kafes muhteşem...
sevgili noblesse hislerime tercüman olmuş da. :)
okadar guzel gozukuyolarki..
YanıtlaSilbayildim
bir kus hastasina ilac gibi geldi
sevgiler
çok güzeller,özellikle kafesi çok beğendim..
YanıtlaSilwww.margunundunyasi.blogspot.com