30 Aralık 2016 Cuma

Hala Tığsız Mısınız Siz?



Bu sene "tığ" senesiydi galiba..Ya tığ işleri her zamankinden daha çok moda oldu bu son bir kaç senedir, suplalar, sepetler, yastıklar, battaniyeler falanlar, filanlar, ya da ben yeni heves ettim de, "algıda seçicilik" bu yaşadığım..

Pratik, bir yumak-bir tığ, gittiğiniz yere geliyor sizinle..Karanlık, aydınlık çok da fark etmiyor nakışın tersine..Hızlı ilerliyor, bitince bir işe yarıyor ve "tepe tepe" kullanılacak kadar sağlam, öyle narin elişlerinden değil..

Ben bu yıl sevdim bu "tığ olayı"nı..Siz de henüz el atmadıysanız, 2017 seneniz tığla geçsin dilerim..Sinirlere iyi gelir, kafa dağıtır, tığ iyidir..





29 Aralık 2016 Perşembe

Kavanoz Şapkaları



Biliyorum, bazı şeyler olsa da olur..Bir eksikliği hissedilmez..Ta ki, yapıp, ortaya çıkarıp, süsleyip püsleyip, gözünüzü okşar halde raflara dizene kadar..Bu tığ işi kavanoz şapkaları da öyle..Hele kendilerine böyle süslü kavanozlar da bulunca..

Belki de dünyayı değiştirecek olan, o "olması lazım"lar dışında, "olmasa da olur" diye ihmal edilen sevgi dolu bir kaç küçük, basit dokunuştur, ne dersiniz?





28 Aralık 2016 Çarşamba

İlk



Yılı, elimdeki işleri de bitirerek kapatmak istiyorum ya, bu aralar biraz sıkı çalışıyorum..Yeniler de hayatıma giriyor tabii ama, öncelik daha çok eskilerde bugünlerde..Elimde goblenim var mesela, ilk goblen denemem..Zorladı beni, detayı, fazla sayıda ve tonlarda renkleri, bir de kanaviçe şeması gibi kesin olmayan baskı deseni sebebi ile..Ama keyifli, çarpı yerine tek tek iplerle işlemesi değişik..Bitince güzel olacak gibi..Haydi bakalım hayırlısı..



Ve bir de enerji lazım tabii bu işleri tamamlayabilmek için..O da Aylin Yazıcıoğlu'nun denediğim ilk tarifi..Madlenler..Kaymağımsı, mis kokulu, pamuk gibi..Hocadan öğrenmek ve temel teknikleri uygulayarak bir şeyler pişirmek de başka zevkli, laboratuvarda deney yapar gibi, ve sonuç kesin..Sonuç profesyonel bir elden çıkmışçasına garantili..Tarifi vereyim hemen, çok pratik, hemen bugün denemek isteyenlere gelsin..Afiyet Olsun..

3 Yumurta     
130 gr.Toz Şeker     
60 gr.Süt     
200 gr.Margarin     
200 gr.Un     
1 Çubuk Vanilya     
10 gr.Kabartma Tozu

Margarin eritilir ve diğer tüm malzeme ile birlikte çırpılır. Biraz buzdolabında bekletilir. Bu sırada madlen kalıpları yağlanır. Fırın 180 C ısıya getirilir. Hamur, kalıplara, her birine 1’er tatlı kaşığı olacak şekilde paylaştırılır. Fırına verilip, fırın 175 C ısıya düşürülerek 15 dak. üzerleri pembeleşene kadar pişirilir. Üzerlerine pudra şekeri serpilerek servis yapılır.  



Bu arada, goblen beni zorladı falan dedim ama, elimdeki "çiçekli yol'u alırken gözüm bu ikisinde de kaldı, "bunlardan biri ile devam etsem mi acaba yeni yılda" diye de içimden bir şey beni dürtmekte..Haydi hayırlısı :))...

27 Aralık 2016 Salı

Kışın Keyfi Böyle Çıkıyor


Sokakta geçen zaman azaldıkça, ev içlerinde vakit geçirmek çok keyifli..Hele de bir şeyler dikerken..Şu an yeni heyecan bendeki, her türlü dikiş heyecan veriyor ama, şu bebişler yok mu? Pastel renkleri ile, hangi kumaştan dikersem dikeyim yumuşacık bir şey oluveriyor ellerimin arasında..Sonra utançtan hafif pembeleşmiş o yanaklar, hatta eller, ayaklar..Bir parça kumaş boyası ile bana bakan o minik gözler..

Sonra..Sonra o miniği, aslında ait olduğu bir minikle paylaşmak..Gözlerindeki ateşi görmek, eline ilk aldığında..O yumuşacıklığı keşfedişini, pembeliklere dalışını, o minik gözlere gözlerini dikişini seyretmek..

Kışın tadı böyle çıkıyor benim için..Tadı tam da yerinde bir hafta diliyorum artık son günlerini sürerken bu yılın..Ağzınızın tadı hiiç bozulmadan..


26 Aralık 2016 Pazartesi

Yılı Bitirirken



Yılı bitirirken bir de rahatlık geliveriyor insanın üstüne..Bir kabustan uyanır gibi, o sıkıntılı gece sabaha kavuşur gibi, tazecik, yepyeni umutlarla ışıl ışıl bir "yeni"yi daha karşılayabilmenin sevinci ile dudakları arasına bir şarkı takılıveriyor insanın..Orada burada biraz aksesuar değişikliği, mis gibi bir kahve kokusu, bu kokuya karışan kurabiye kokuları evin içinde..İyi olacak, her şey daha iyi, daha güzel olacak inşallah bu yeni yılda..



Yeni yılın kısmetine olsun bu balık kurabiyeler de..Kısmet, bolluk, bereket olsun..Kıtır kıtır otlu kurabiyelerim, her deneyene, afiyet olsun..

2 Yumurta     
150 gr.Margarin     
1 tatlı kaşığı Tuz     
1 su bardağı Rende Kaşar Peyniri     
3,5 su bardağı Un     
1 pk.Kabartma Tozu     
½ demet Maydanoz     
½ demet Dereotu     
5 Taze Soğan

1 Yumurta ve 1 yumurtanın akı, oda sıcaklığındaki margarine ve tüm malzeme yoğurulur. Unlanmış tezgahta açılarak kurabiye kalıpları ile kesilir. Yağlı kağıt serili fırın tepsisine dizilip, üzerlerine yumurta sarısı sürülür. 180 C fırında 15 dak. Pişirilir.    



23 Aralık 2016 Cuma

Yılın Rengi Kırmızı


Yağmur hiç durmayınca, insanın yaratıcılığı da artıyor galiba..Zaten benim kuşağım en çok şeyi çocukluğumuzun o az oyuncaklı, şimdiye göre oldukça az ödevli, 7'den sonra başlayan televizyonlu günlerinde can sıkıntısından keşfetmedik mi, yaratmadık mı kendimize kendi dünyalarımızı en baştan o uzun ve sıkıcı öğleden sonralarda? 

Bu yılın yılbaşı ağacı kırmızı..Bu yılın rengi kırmızı oldu işte..Haksızlıklara öfkemin kırmızısı, ezilmelere, kullanılmalara isyanımın kırmızısı ve güzel günlerde yaşamanın tutkusunun kırmızısı..Bir de çocukluğumun bayramlarında alınan rugan ayakkabılarımın kırmızısı..En neşelisinden, en seveceninden..

Az kartonla bir koni, az kumaş, az sutaşı..Nette her yerde olanlardan, ama kırmızısı:))

Güzel, neşe içinde bir hafta sonu diliyorum herkese, beni facebook sayfam Hasmavi'den takip etmeyi unutmayın..Daha sık görüşelim..

22 Aralık 2016 Perşembe

Hoşluk



Eskilerin dediği gibi, "kış kışlığını, yaz yazlığını yapacak"..Yoksa tadı olmuyor. Yani şimdi havalar tam tadında..Yağmur, karla karışık hem de..Soğuk, açıkta unutursanız kulak donduranından..Şu aralar, hele de yılbaşı üstü, hele de buz gibi kış vakti, kıyıda köşedeki, mahalledeki köşe başlarına sığınan üşümüş, ürkek, üzgün bakışlı o insanlar için, o satıcılar için bir sade eldiven, bir sıcak çorap, bir geniş atkı hediye edivermek, hiç de beklemedikleri bir anda, hiç de beklemedikleri sizden..Hoş olmaz mı ki? Asıl hoşluk o değil midir her yıl hediye alınan ve genellikle benzer hediyelerle geçiştirilmeye çalışılan o tanıdık, akraba, arkadaşlar yerine?



Bir hoşluk da bizim evden..Sapanca'daki evde, yeşille kahverenginin birbirine karıştığı o bahçeli evde sarı yaldızı ile eve gelenleri karşılayan bizim koca anahtar, bundan böyle deniz kenarına taşınacak, yeni beyaz elbisesi ve kıvrımları arasına takılı kalmış onlarca güzel anısını da yanına alarak..   

Bugün herkese kucaklar dolusu hoşluk gönderiyorum, hoşluk yapanlarınız bol olsun, eviniz ve yüreğiniz hoşluklarla dolsun taşsın..

21 Aralık 2016 Çarşamba

Biraz Enerji Lazım



Sadece kışın soğuğundan korunmak, bağışıklık sistemini ayakta tutmak için değil, kafayı rahatlatmak için de biraz enerji lazım..Tamam, tam adı ile, dürüstçe söyleyeyim, şeker lazım..Bir kötü madde gibi bağımlılık yapsa da, bu yüzyılda "tu kaka" ilan edilmiş olsa da, bu da geçer, kimyasal yiyecekler arasında bizim pancarın şekerinin rafine hali "en doğal, en sağlıklı" ilan edilir bir gün, biliyorum..Bu işler böyle olur, bu sağlık sektörü önce ilacı icat eder, arkadan hastalığı, ve korkak, ürkek, kaygılı yenen her yiyeceğin faydası olmaz, zararı dokunur..İşte hepsine birden dayanabilmek için, bu yüzyılda hayatta kalabilmek, şu günlerde hala içindeki umudu besleyebilmek için enerji lazım..



Ve sevgiyle yapılmış bir kek..Pişirene de enerji veriyor, yiyene de..Bu sefer ki Brownie cupcake hem de..Herkese enerji vermesi dileğiyle..

2 su bardağı Toz Şeker     
4 Yumurta     
1 pk.Vanilya     
1 pk.Kabartma Tozu    
 200 gr.Eritilmiş Margarin     
1 su bardağı Süt     
50 gr.Kakao     
2,5 su bardağı Un
Üzeri için: 
Hazır Çikolata Sosu     
Antep Fıstığı Tozu

Tüm kek malzemesi çırpılıp, kağıt kek kalıplarına paylaştırılır. 180 C fırında 30 dak. Pişirilir. Kekler oda ısısına geldiğinde üzerlerine hazır çikolatalı sos gezdirilip, fıstık serpilerek servis yapılır.

Afiyet Olsun..

20 Aralık 2016 Salı

Dinlenmeye Çalışırken



Geçen hafta şehir dışındaydık, bu hafta biraz o hava değişimini, yorgunluğu üstümüzden atmaya çalışmakla geçiyor, biraz da normale dönmeye gayretle..Normal neyse artık şimdilerde? O unuttuğumuz rutinler, keyifler, gülmeler, gezmeler..Normal neydi sahi? Korkmadan televizyon seyretmek, endişelenmeden sokağa çıkmak, utanmadan gülmek, suçluluk duymadan sevinmek, geleceği düşünüp düşünüp ruhu karartmamak, daraltmamak mıydı yüreği?



İlk iş evi süslemek oldu, anlatmıştım daha önce..Rudolfo'yla hanımı da baş köşeye oturdular böyle..



Biraz da dikiş..İyi gelir her şeye..Kafadaki kuruntulara, yürekteki kederlere, gama, kasvete..Biraz Tilda, biraz melek, bol pembe..Şimdi daha iyiyim..Normal? Normal olacak her şey, hele şu yeni yıl gelsin..Pembe olacak, güzel olacak her şey..Gecenin en karanlık zamanı, sabaha en yakını derler, iyi olacak her şey.. 

19 Aralık 2016 Pazartesi

Yılbaşı Ruhu



Nihayet evi biraz süsleyip, ışıklandırıp, yeni yıl için bir şeyler yapmaya başladım..Kokinalar, yılbaşı süsleri, çam dalları ve kurabiyeler..



Ağzımız tatlansın, ağız tadı ile gelsin yeni yıl, hep de öyle geçsin..Çook yoruldum, çook yorulduk, çok zor geçirdik bu yılı..Yeni yıl, bu eskisinin tüm hatalarını affettirsin, tüm hatalarımız belki de birbirimize karşı..Ben de bu kurabiyenin tarifini paylaşayım, yıl boyu hatam, kırıcı bir yorumum, cevap vermeyi unuttuğum bir soru, üzdüğüm bir dost varsa, onlara gelsin, ağız tadımız hep yerinde olsun..Afiyet Olsun.

180 gr.Un     
55 gr.Pudra Şekeri     
125 gr.Oda Sıcaklığında Margarin
Üzeri: 
1 çay bardağı Pudra Şekeri     
3 çay kaşığı Süt     
1 çay kaşığı Glikoz  

Tüm malzeme yoğurulur. 20 dak. Buzdolabında bekletilir. Unlanmış tezgahta açılarak kurabiye kalıpları ile kesilir. Yağlı kağıt serili tepsiye yerleştirilerek 180 C fırında 12 dak. Pişirilir. Üzeri için bir kasede pudra şekeri, süt ve glikoz karıştırılır. Bir buzdolabı poşetine doldurularak poşetin köşesi kesilir. Kurabiyelerin üzeri süslenir.

9 Aralık 2016 Cuma

Ekmek Aşkına



Haberlerden kaçtıkça hobi odama saklanıyorum, gündemden ürktükçe mutfağa koşuyorum..Bu yıldan bir şekilde kurtulana kadar pek de öyle ortalarda olamayacağım gibi görünüyor..Bu durumlar biraz üretim olarak göz şenlendirse de, galiba göbek olarak da geri dönüyor biraz..Olsun, yulafla, kepekle dengeleriz durumu biz, yeter ki insanlık olsun biraz etrafta, ölümler olmasın, açlıklar, savaşlar olmasın.. 


Yulaflı ekmek tarifimle merhaba diyeyim bu hafta sonuna..Ekmek herkes tarafından sevilmez mi? Her şey bu bir lokma ekmeğin peşinden koşmalar için değil mi zaten? Ekmek aşkına durulsun huzursuz ruhlarımız bu yeni yılla birlikte, ekmek aşkına sıcak bir ekmeğin zevkini alabilecek ağız tadımız olsun..

Afiyet Olsun..


3 su bardağı Un     
1 su bardağı Ilık Su     
1 tatlı kaşığı Tuz     
1 tatlı kaşığı Toz Şeker     
1 su bardağı Yulaf Ezmesi     
½ çay bardağı Zeytinyağı

Tüm malzeme yoğurularak oda sıcaklığında 50 dak. mayalanması için bekletilir. Hamurdan 8 parça koparılarak yuvarlanır ve fırın tepsisine dizilir. Üzerlerine zeytinyağı sürülüp, yulaf ezmesi serpilir. Oda sıcaklığında 20 dak. daha bekletilir. Süre sonunda 180 C fırında 30 dak. pişirilir. Fırından çıkınca üzerlerine nemli bez örtülerek bir kaç dakika bekletildikten sonra servis yapılır.

8 Aralık 2016 Perşembe

Minicik Farklar






Bir kış günü bulutların arasından sızan güneş ışınları o kış gününde nasıl bir fark yaratırsa hani, ölçüye, tartıya gelmeyen ama yürek hafifleten, ruh okşayan, öyle işte..İnsan evdeyken, sabahın karanlığından, gecenin karanlığına yapay ışıklarla aydınlatılıp, yapay cihazlarla iklimlendirilen plazalarda değilse artık, havanın aydınlığı, güneşin ılıklığı, yüzüne vuran rüzgar o kadar önemli oluyor ki..Değil postlara, romanlara konu olur, şiir yazılır üstüne..Doğanın her hareketi fark yaratır insanın gününde, ruhunda, kendi havasında..

Bir fırça, bir kaç damla boya, minicik farklar yarayıp eski bir şeyler üstünde, yeni köşeler kurmak, yeni dünyalar yaratmak, bulutlar arasından kaçıp odaya kadar giriveren o ışınları ziyan etmemek, o günü, yüreğinde cıvıltı, ruhunda kanat, ağızda eskilerden hareketli bir melodiyle geçirmek..Minicik farkları hayatında yoğurmak, ruhuna akıtmak..Kış güneşi..Hafta sonu da bizlerle kal..

Herkese bool güneşli bir hafta sonu diliyorum..






7 Aralık 2016 Çarşamba

Kapalı


Sabah biraz dışarı çıkmamıza müsaade etse de hava, öğleden sonra yüzünü ekşitti yine, ağlamaya başladı halimize bakıp bakıp belki de. Pişirmek, yemek, içmekle değerlendirmek düştü bize de bu kapalı günde..Bir de eski bir güneşli günün fotoğrafını paylaşmak o güneşli günleri tekrar çağırırcasına..Bu kış çok soğuk mu olacak gerçekten bilmiyorum şimdiden ama, galiba biraz kasvetli olacak..:((

Zeytinli kareler fotoğraftakiler..Eve hapsolduğunda denemek isteyenlere gelsin, güneşle, neşeyle, sevgiyle gelsin..

4 Yumurta     
1 su bardağı Sıvı yağ     
1 çay bardağı Yoğurt     
1,5 su bardağı Dilimlenmiş Siyah Zeytin     
3 su bardağı Un     
1 pk.Kabartma Tozu     
1 su bardağı Kıyılmış Maydanoz-Dereotu     
1 çay kaşığı Tuz
Üzeri İçin: 
Çörekotu


Bir kapta tüm hamur malzemesi çırpılır. Yağlanmış dikdörtgen bir kalıba dökülerek üzerine çörek otu serpilir. 180 C fırında 25 dak. Pişirilir. Fırından çıktığında oda sıcaklığına gelene kadar beklenir ve küçük karelere kesilerek servis yapılır.  

Afiyet Olsun.

6 Aralık 2016 Salı

El İşi, Ev İşi




Günün karanlığı ile evde sıkıldıkça bir şeylerin rengini değiştirmek, iç açıcı peçetelerle kaplamak şu aralar eğlencelerimden biri oldu..Evde çıkmadan yeni bir şey sahibi olmak, çok küçük bir dokunuşla evde farklı köşeler yaratabilmek..Bir de şu yeni "multisurface" ürünler yok mu? Astar derdi olmadan galvaniz, sepet, cam, her şeyi boyamak..Kendi elinden çıkma gibisi var mı insanın? Ev gibisi var mı peki?


3 Aralık 2016 Cumartesi

Kışa Hazırız



Bu sefer böyle oldu..Bir kaç tığ işi bir arada ilerledi..Evden uzak zamanlarımın can sıkıntısıyla, bazen de yeni başlangıçların heyecanıyla elimdeki yumaklarla oynayarak baş ettim. Ve şimdi renkleri ile serin ama kullandığım bebe yünüyle sıcacık battaniyemle kışa hazırız..Eee, artık iyice bıkıp usandıran bu yıldan çıkıp yeni bir yıla yeni umutlarla, yeni beklentilerle, heyecanlarla başlamaya da dünden hazırız..Tamam o zaman, gelsinler..



Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...