Dışarıda yağmur başladı. Tıkır tıkır camlara vuran damlalar, klavyenin tuşlarının sesine eşlik ediyorlar. Şu an yağmuru duyuyorum, evin ılıklığını hissediyorum, her biri yerinde ve sağlıklı her bir organımı düşünüp, biraz önce mutfakta erittiğim çikolatanın kokusunu içime çekiyorum. Evet, işte olmak istediğim an, tam da bu an..Ne geçmiş, ne gelecek, ne dün, ne yarın, tam da bu an..
Ne sıklıkla hissediyorsunuz yaşadığınız "an"ı? O "şimdi"lerde mutluluğu yakalayabiliyor musunuz? Yoksa hep geçmişteki güzel günleri hatırlayarak ya da gelecekteki rahat günleri hayal ederek ıskalıyor musunuz "şu dakika"yı? Öncesi-sonrası yok, "şimdi" var, bunu unutmadan yaşamalı..Hafızamız, sıkıntıları siliyor yaşamaya devam edebilelim diye, yani geçmiş belki de o kadar güzel değildi..Ya gelecek, şimdi olduğu gibi bir çok sıkıntıyı da beraberinde getirmeyecek mi? Amaaan, gelince düşünürüz onları da, ama şimdi, şu anı yaşamaktan, gelecek için elimizden geldiğince önlem almaktan ve umut etmekten başka yapabileceğimiz bir şey yok.
Çünkü, aslında "şu an" dışında hiç bir şeye hükmedemiyoruz. Geçmiş geçti gitti, gelecek, kaderin sürprizleri ile yolda. Ama şimdi, şu an, yanınızdaki sevdiğinizin yüzüne bakın, ya da fotoğrafına, şu an onu görebilecek gözlerinizin varlığı, şu an bunları düşünebilmek, gidip ona dokunabilmek veya şu an onu hayal edip, yanınızda hissetmek..İşte bu "an", en güzel anı hayatın, ne geçmiştekilere benziyor, ne de geleceğe, yepyeni ve şu an yaşanmakta olan..Iskalamamalı, "an"lamalı..
Elif yine çok güzel bir konuyu yazmışsın ,bu koşturmaca içinde o kadar çok anı kaçırıyoruzki ,bir nefes alıp şöyle etrafımıza baktığımızda yaşamaya değer ne çok şey var aslında ,yeterki değerlendirmeyi bilelim mutlu haftasonları diliyorum.
YanıtlaSilÇok güzel... "An"da olmayı "An" lamak gerek...:) değeri çok büyük bir hediye aslında...
YanıtlaSilBen bu konuda epey bir mesafe kaydettim, dönüm noktası ne zamandı bilmem ama çok eskilerde değil, belki birkaç yıl önce anladım di, en kıymetli an, şu an...
YanıtlaSilYoksa bu ülkede gelecek için kaygılanmaktan depresyonun te en dibine düşüverir insan......
Bir gün ben de sana yazacağım Elif, söz, böyle bir sahneyi ben de anlatacağım sana. Hava yağmurluymuş da, herkesler işteymiş, ben evimdeymiim, çalışmıyormuşum, emekliymişim ki büyük yalan... Emekli olmayan emeklilerden :) Çocukları okuldan almaya gidecekmişim ama daha çoook saatler varmış. Ben canımın istediği sıcak çikolatayı hazırlamakla, kokusunu içime çekmekle meşgulmüşüm sadece... Bekle e mi, burda bekle...
ben bu felsefenin öğrencisiyim:)hatırlattığın için teşekkürler
YanıtlaSil