Düğümler, çarpılar, renkler, kareler...Her bir "çarpı"da bir şeylerin tamamlanışı hissettiğim, yarım kalan her şeyin noktalanması ve her yeni kare, yeni bir şeylerin başlaması...
Eskiler, yeniler, bittiği an eskiyenler, eskidiği an belki de benim için yeniden başlayanlar..
Bir iğne deliğinde kaybolmak, sonra, bir kare sonra belki de yeniden buluvermek kendini..
Çarpıları sayarken, hayatının muhasebesini hep yeni baştan yapmak, hep eksileri fazla bulmak, iki çarpı fazla yaparak "eksileri artılama"ya çalışmak...Hep çalışmak, çalışmak...Düğümler arasında gözden kaybolana dek..
"Çarpılama Sonata' sı " tadında olmuş kanaviçe övgüsü - tam da içimden geçenler diyeceğim altına hadi yer açın da imzalayayım diyeceğim kıvamda.
YanıtlaSilSanırım, endorfin salgılatıyor bu çarpılar bizlerin bünyesine; kimilerine spor, kimilerine de çikolatanın salgılattığı gibi :)
Buradaki tüm çarpılar, renkleri ve bitişleri çok güzeller; ellerinize sağlık.
nasıl güzel bi anlatım bu! çarpı işi sevmez ben bile aşık oldum resmen:) eline ve kalemine sağlık..
YanıtlaSilEllerine sağlık her biri bir birinden guzel, sevgiler..
YanıtlaSilÇarpı işi ve kanaviçe ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi eline ve yüreğine sağlık.
YanıtlaSilhepsi birbirinden güzel olmuş canım.emeğine sağlık.sevgiler.
YanıtlaSil